“Medîne Mushâfı” diye bilinen ve Mekke Medîne dâhil Suudi Arabistan’ın tümünde geçerli olan 7 farklı kırâate göre yazılmış Mushâf-ı Şerîf’in hattâtı ve Âlemi Îslâm’a 14 Mushâf-ı Şerîf takdîm etmiş büyük sanatkâr ve âlim, Türkmen asıllı Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi’nin hânesini teşrîf etti.
Ziyarette kendisi gibi hattât olan oğlu Ahmet Tâhâ Beyefendi, ayrıca günümüzün meşhur hattâtlarından Ahmet Zeki YAVAŞ ve Osman ÇİÇEK Hocaefendiler de mecliste hazır bulundular.
Dört saat süren mecliste meşhur hattâtların birçok eseri incelendi. Hocaefendi’nin, Mustafa Halîm Efendi’nin bir levhasında geçen elif harfi için, “Bu elif bir memlekete bedel”, Çarşambalı Ârif Efendi’nin Abdülkâdir Geylânî’den istimdât husûsunda yazdığı bir hat için, “İnsanı mest ediyor, İstanbul’un yarısına bedel” gibi latîfeli sözler, “Bu eski hattâtlar niye nûnların sonunu kesik bırakmışlar”, “Bu yeni hattâtlar Lafza-i Celâl’i ve Muhammed ismini modern yazayım derken değiştiriyorlar, edebe riâyet etmiyorlar.”, “Hocam Hâmid Aytaç’ın yazılarında dönem farkları vardır.”, “Âlimler Kur’an’ın müsennâ (aynalı yazı şeklinde) yazılmasına fetva vermiyorlar.” Gibi tâbirler ve “Eski hattâtlar çok hizmet ettiler, bize yol açtılar. Kıdem hakkı her türlü fazîletten üstündür, lâkin teşkîle (her harekenin âit olduğu harfin üzerine denk gelmesi husûsuna) çok önem vermediler. Oysa Arap olmayan toplumlar için bu çok mühimdir, ben bu husûsta önemli çalışmalara imzâ attım.” Gibi ilmî ifâdeler ve hoş sohbetlerle geçen dört saat, mecliste hâzır bulunanlara bir dakika kadar kısa geldi.
Hattât Osman Tâhâ Hocaefendi'nin çalışmalarından bir örnek
Hattât Osman Tâhâ Hocaefendi hatlar ve hattâtlar hakkında çok önemli ve bir kısmı bilinmeyen yorumlarda bulundu. İlerlemiş yaşına rağmen “Hatları görünce mest olduğunu, bütün yorgunluğunu unuttuğunu, sabahlara kadar olsa hatlar hakkında inceleme yapıp konuşabileceğini” beyân etti.
Cübbeli Ahmet Hocaefendi evvelce kendisini Medîne-i Münevvere’de ziyâret etmişti. Osman Tâhâ Hocaefendi de Türkiye’ye bu seferki gelişinde iâde-i ziyâret kabîlinden Hocaefendi’yi ziyâret etti ve çıkışta, “Bir daha nasîb olursa yine gelmek istediğini ve uzun saatler hatlar üzerinde tahlîlde bulunmayı talep ettiğini” beyân ederek Cübbeli Ahmet Hocaefendi’nin de eserlerinin de muhâfazası için bereket duâları yaptı. Cübbeli Ahmet Hocaefendi de hayırlı uzun ömürle sıhhat-ü âfiyetle daha nice yıllar Allâh-u Te’âlâ’nın onunla İslam ümmetini faydalandırması için kendisine duâda bulundu.
Allâh-u Te’âlâ, Osman Tâhâ Hocamızı da diğer katılımcıları da hayırla muhâfaza eylesin! Nazarlardan hıfz eylesin ve dînimizin değerli kültürüne daha nice hayırlı katkılarda bulunmalarını kendilerine nasîb eylesin. Âmîn!
Hocalarımız, Mustafa Halîm Efendi'nin bir levhasını incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Ahmet Zeki Yavaş Hocaefendi'nin bastırdığı Kasîde-i Bürde'yi incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Ahmet Zeki Yavaş Hocaefendi'nin bastırdığı Kasîde-i Bürde'yi incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi'nin tertîb edip Osman Çiçek Hocaefendi'ye yazdırdığı Hücre Kasîdesi'ni incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi'nin tertîb edip Osman Çiçek Hocaefendi'ye yazdırdığı Muvâcehe-i Şerîfe Kasîdesi'ni incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi’nin tertîb edip yazdırdığı Hilye-i Şerîfe'leri incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi’nin tertîb edip yazdırdığı Hilye-i Şerîfe'leri incelerken
Osman Tâhâ Hocaefendi, Cübbeli Ahmet Hocaefendi’nin hattâtlara yazdırıp tezhîblerini kendi tertîb ederek tab’ ettiği (bastığı) Hücre Kasîdesi, Muvâcehe-i Şerîfe Kasîdesi ve Hilye-i Şerîfe’leri görünce, “Sen bu işlere ne kadar emek etmişsin, Allâh senin ecrini versin!” diye takdîr ederek duâlarda bulundu.
