276 kiloluk top mermisini gavurun "yenilmez" denilen gemisinin bacasına isâbet ettirerek Çanakkale Savaşı'nın kazanılmasına vesîle olan Koca Seyyid'i ziyâret edip rahmetle yâd ettik ve Allâhımıza yalvardık ki;
"Bu memlekette okunan bütün ezanların, okunan Kur'an'ların, yapılan bütün ibâdet ve zikirlerin sevaplarının vesîlesi olduğu için onu hepsine ortak eyle, derecesini 'âlî eyle, defter-i e'mâlini kapatma, bu büyük zâtın hürmetine vatanımızı bölünmekten ve parçalanmaktan muhâfaza eyle.
Harpten sonra kendisine: "Tekrar kaldırabilir misin?" dediklerinde, denediği halde tekrar kaldıramamış, bundan da anlaşıldığı üzere Allâh-ü Te'âlâ'nın özel yardımına mazhâr olmuş, meleklerle desteklenmiş ve bu vatanımızın, İslam topraklarının kurtulması için Allâh-ü Teâlâ onu vesîle kılmış ve ona özel yardım ettiği böylece anlaşılmıştır.
2007 yılında vefât eden Ayşe Yıkar
annemiz, Koca Seyyid'in en küçük kızı olduğu için babası cepheye gittiğinde henüz daha küçücüktür. Bu sebepten dolayı babası harpten sonra cepheden dönüp eve geldiğinde babasını tanıyamamış ve: "Anne! Yabancı bir adam seni soruyor!" demiştir.
Dolayısıyla bu insanlar çoluk çocuklarını terk etmek sûretiyle Allâh için, vatan için, din için böyle nice fedâkârlıklar yapmışlardır ki bu hâdise bunlardan sâdece bir tânesidir.
Allâh-ü Te'âlâ, Âişe annemizin de rûhunu şâd eylesin, kabrini nûr eylesin. Âmîn!
- Cübbeli Ahmet Hocaefendi, Çanakkale Savaşı'nın kaderini değiştirmeye Allâh'ın vesîle kıldığı Koca Seyyid Hazretleri'nin kabrini ziyâret etti ve torunu Muhammed Yıkar'ın Hocaefendi'ye dedesi hakkında anlattıkları;