Sunucunun: “Temel Karamollaoğlu Demirtaş’a tahliye kararı hakkında ne düşünüyor #AçıkveNet söylemesi için epeyce uğraştım ama tam başaramadım” şeklindeki beyânı vechile; bunca insanın ölümüne sebebiyet veren Demirtaş’ın tahliyesi hakkında ikili konuşarak: “Mahkeme karar verdiyse adâlet tecellî etmiştir” deyip, devlete “Kâtil” diyen Kaftancıoğlu’na verilen mahkûmiyet karârı hakkında ise: “Doğru bulmuyorum” diyen biri hakkında dînî açıdan ziyâde millî hassâsiyetlerimiz cihetinden elbette reddiye yapmamız îcâb etti.
İkisi de bu devletin mahkemelerinin karârıyken, terör sevicinin tahliyesi karârına “Adâlet” deyip devlete “Terörist, kâtil” diyen kişiye verilen cezâ karârına “Uygun değil” demek insafla bağdaşamaz. Bu ne yaman çelişkidir?! Bu kafaya göre 6 sene evvel biri birini öldürdüyse zaman geçtiğinden bugün suçlu sayılmamalı. Bu ne çarpık anlayış?!
Artık millî duruşu ve millî görüşü kaybetmiş bir yapıdan medet beklemek abesle iştiğaldir. Peşlerine gidenler için de büyük bir hasârettir.
Eğer beyânlarımızda haddini aşan bir ifâde bulunduysa bundan özür dilemeyi de fazîlet biliriz. Lâkin bize yapılan hakâret ve iftirâ da helâl edilecek cinsten değildir. Ama Tayyip Bey’in “Birlikte çalışalım” çağırısında icâbet eder de ümmet cephesini bölmezler ve millî duruşu desteklerlerse, o takdirde hak helalliği bir yana, ellerini bile öperiz.